Sümbül Ebrusu

Sümbül Ebrusu

15 Ağustos 2014 Cuma

Mann Hint filmi değerlendirme

Mann Hint filmi değerlendirme

Mann filmi hakkında söze başlarken diyeyim; ki benim izlediğim en duygusal ve senaryo oyunculuk kalitesi eşdeğer giden en iyi film olduğunu söylemeliyim.

Yazılara böyle ön yargılarla giriş yapmak iyi değildir, ama bu film için söylemeliyim.
bu yazıyı ise tam olarak 5-5,5 aydır bekletiyorum, bir türlü tamamlayamamıştım ne hikmetse.
Nasip bugüneymiş.

Öncelikle filmi şubat ayında izlediğimi elinizdeki bu yazıyı ise parça parça en az 4-5 defa da yazdığımı belirtmeliyim.

Film 1999 yılında çekilmiş, biraz eski gibi ama tam bir başyapıt olmuş.
Mann filmini aslında bilinçsizce sadece Aamir Khan olduğu için torrentten inmiş bir film gözüyle neredeyse 1 yıl boyunca baktığımı öncelikle itiraf etmeliyim.
Sonuçta elimde 200'ün üzerinde belkide 300'e yaklaşmış bir hint film kolleksiyonu olunca, insanın bazı elemeler yaparak karar almasını zorunlu kılmaktadır.

Filmi ilk başta sonra izlenecekler klasörüne gönderdiğim için oradan almam için iyi bir uyarıcı notun bulunması gerekiyordu, sonuçta film 15 yıllık ve görüntü kalitesi modern yaşama göre bayağı geride olduğu için izlemek için bir neden göremiyordum.
Elimdeki filmeri artık imdb puanına göre değil, kişisel yorumlara göre seçmeye başlamam ile Mann filminin gözüme çarpması bir oldu desem yerinde olur.

Özellikle türk izleyicisinin bu filme yaptığı "inanılmaz duygusal bir film", "ağlamaktan gözlerim şişti", "izlemeden önce bimden 1 kutu selpak alın yoksa selpak yetiştiremezsiniz" gibi yorumlar dikkatimi bayağı celbetmişti.
Tamam Aamir Khan'ın yaptığı her şeyi muhteşem kabul eden türk bacılarımız var, onların abartması olur mu olmaz mı diye düşünmedim değil ama, bir kutu selpak lafını görünce ben bile dayanamadım. 

Yurtta ki odamızda zaten alışılagelmiş olan hint filmi izleme seanslarımız zaten mevcut olduğu için, extra bir zaman ayırmama gerek yoktu. "Bu akşam hint filmi izliyormuyuz abi" ya da "beyler bu akşam hint filmi izliyoruz" sözleri, film yeterli hazırlığı oluşturmaktaydı.

Filmi yukarda da değindiğim gibi şubat (2014) içinde izlememe rağmen kafamda bir çok sahnenin hala çok canlı bir şekilde tekrar tekrar arada bir gösterim yapabilmesi ya da benim hatırlamam, filmin benim üzerimde yaptığı kalıcı etkiye bir örnek olarak göstereceğim...

Film bitmeye yaklaşırken ve son sahnelere doğru, ki izlerken özellikle bir kaç dakika sürecek bir sahne var, o anda bizim odada izlediğimiz ekibin hepsinin gözlerini birbirinden kaçırdığı anlardı;
hatta o kadar ki içimizdeki en duygusal insan olan mücahitin gözyaşlarını saklamak için en iğrenç espirileri art arda sıralayarak hem o duygusal anı mahvedişi hemde birbirimizn yüzüne bir kaç dakika boyunca bakamayışımızı hala unutmuyorum...

yani bimden bir kutu selpak depolayıp filmi ondan sonra izleyin espirisi
doğruymuş, bizzat test ederek öğrendim:D

Filmin çok fazla yeşil çam çağrışımıyla alakalı söyleyecek fazla sözüm yok; çünkü evinde 18 yaşına kadar tv olmamış birisi olarak hayatımda yeşilçam dediğiniz inek şaban  filimleri haricinde izlediğim film sayısı 10-15 arasındadır, o yüzden yorum yapamayacağım...
Filmi 2 ay önce (not: Şuanda 5,5 ay olmuş:D Ağustos 2014 itibariyle) izlememe rağmen olay örgüsü ve kurgu gerçekten aradan geçen bu zaman kadar filmi size şimdi aktarmamı engellemeyecek kadar güçlü olduğu için filmin 10 üzerinden 9 üzerinde bir puanı hak ettiğini düşünüyorum..
Film öncesi bu kadar sıkıcı betimlemeleri bitirdikten sonra size filmin espirisini kaçırtmadan ufak tefek bir kaç şeye değinelim.

öncelik şarkılardan başlayalım filmdeki 8şarkıdan 4 tanesine 8 üzeri not veriyorum.
özellikle Tinak Tin Tana ve Chaha Hai Tujhko tavsiyedir.

Şarkılar genel itibariyle klasik hint dansı olmamış, daha çok batı tarzına kaymış, o yüzden görüntü olarak bana çok fazla bir şey ifade etmiyor.
Tinak tin tana nın kareografisi sevdim ama.

Filmin başındaki şarkıyı izleyemedim, aamir khan'ın hızlı gençlik yaşantısının ekrana yansıması gibi olmuş, o yüzden atlarsanız bir şey kaybetmezsiniz düşüncesindeyim. 

yukarıda bahsettiğimiz gibi Dev Karan (Aamir Khan) artist ve ressam bir herif, ama maddi açıdan bataktadır, zengin bir ailenin kızı olan ve kendisine maddi açıdan bir dayanak bulduğu için
 Anita Singhania (Deepti Bhatnagar) ile evlenmeyi kabul etmiştir.

Fakat çıkmış olduğu bir gemi yolculuğunda tanışmış olduğu müzik öğretmeni Priya ile karşılaşması onda büyük bir etki yapar.
Priya (Manisha Koirala)

 daha önceki gibi gönül eğlendirmek maksadı ile priya'ya yaklaşan Dev Karan, bu sefer sert kayaya toslamıştır.
işler hiç de beklediği gibi gitmez, (gerisi filmde saklı)

Gemiden ayrıldıklarında artık her ikisi de eski dev ve priya değildir.

Onca borç ve batağın içinde bulunan D. Karan zaten alışık olduğumuz üzere bir delilik daha yapar; ama bu sefer hayatının en büyük deliliğidir.

sonuçları çok acı olacaktır;
ama acı olmadan hayatın tatları ortaya çıkmamaktadır.


bu fotoğraftaki herifin oynayışına resmen hayran oldum, hayatımda böyle kendinden geçmiş bir oynayış görmedim:D filmi izleyin bana hak vereceksiniz:D




son olarak benim en çok beğendiğim ve filmdeki duygu yoğunluğunun artık zirveye doğru yaklaştığı anların başlangıcını haber veren şarkı
Chaha Hai Tujhko şarkısı türkçe alt yazılı olarak izleyebilirsiniz.


1 yorum: